English | Turkish | |
---|---|---|
Phrasals | ||
Phrasals | bring out of v. | çıkmasını sağlamak |
Phrasals | bring out of v. | ortaya çıkmasını/kurtulmasını sağlamak |
Phrasals | bring out of v. | ağzından laf almak |
Phrasals | bring out of v. | ağzından zorla/gıdım gıdım laf almak |
Phrasals | bring out of v. | konuşturmak |
Phrasals | bring out of v. | söyletmek |